Unutkanlığın ve gizli inmenin bağlantısı var mı?
4 mins read

Unutkanlığın ve gizli inmenin bağlantısı var mı?

Unutkanlık, pek çok kişinin yaşadığı bir durumdur ve genellikle stres, yaşlanma veya yorgunluk gibi nedenlere bağlandığı biliniyor.

Ancak bazı durumlarda unutkanlık, daha ciddi bir sağlık sorununun, özellikle de “sessiz” veya “gizli” inme olarak bilinen bir durumun belirtisi olabilir.

Peki, unutkanlık yaşayan bireyler inme geçirmiş olabilir mi? Gizli inme gerçekten mümkün mü? İşte detaylar…

Uzman Görüşleri

Girişimsel Nöroloji Uzmanı Dr. Elif Sarıönder Gencer, kardiyovasküler risk faktörlerine sahip olan kişilerde unutkanlığın nedeninin Alzheimer değil, inme olabileceğini belirtiyor.

Dr. Gencer, “Unutkanlığı olan ve ilerleyici bilişsel bozukluğu bulunan hastalarda inme mutlaka akla getirilmelidir. Erken tanı, önleyici tedavi açısından oldukça önemlidir” dedi.

Nöroloji Bölümü’nden Uzm. Dr. Elif Sarıönder Gencer, inmenin ciddi bir sakatlık ve ölüm nedeni olduğunu belirtti.

Dr. Gencer, “İnme, tüm dünyada ve ülkemizde birinci sırada gelen sakatlık, ikinci sırada ölüm nedenidir. Beyin damarlarında geçici tıkanıklığa neden olan birçok durum inmeye yol açabilir” şeklinde konuştu.

Nörolog Dr. Walter Koroshetz, gizli inmenin genellikle klinik belirtiler göstermeden beyinde küçük hasarlara yol açtığını belirtti. Bu tür inme, beyindeki küçük damarların tıkanmasıyla oluşur ve fark edilmese bile zamanla bilişsel işlevleri etkileyebilir. Dr. Koroshetz’e göre, unutkanlık yaşayan hastalarda bu duruma neden olan faktörlerden biri gizli inme olabilir.

Aynı zamanda, Harvard Üniversitesi’nden Nöroloji Profesörü Dr. Steven Greenberg, bu tür küçük, fark edilmeyen inmelerin genellikle ileri yaşlarda daha yaygın olduğunu ve beynin hafızayı yöneten bölgelerinde hasara neden olabileceğini vurguladı.

Dr. Greenberg, unutkanlık şikayetleri olan bireylerin gizli inme riskinin değerlendirilebilmesi için mutlaka detaylı bir nörolojik muayene yapılması gerektiğini ifade etti.

Bilimsel Araştırmaların Bulguları

British Journal of Sports Medicine’de yayınlanan bir araştırma, haftada bir veya iki kez ağırlık kaldıran ve haftalık tavsiye edilen oranda aerobik egzersiz yapan kişilerde erken ölüm riskinin %41 daha düşük olduğunu belirtti. Bu, egzersizin doğru yapıldığında ne kadar faydalı olabileceğini gösterdi.

Başka bir araştırma ise, haftada 75 dakika, yani günde yaklaşık 11 dakika orta yoğunlukta aktivitenin, erken ölüm riskini %23 oranında azalttığını ortaya koydu. Bu tür aktiviteler, kalp ve damar hastalığına yakalanma riskini %17, kansere yakalanma riskini ise %7 oranında azalttı.

2015 yılında Journal of the American Medical Association (JAMA) dergisinde yayımlanan bir çalışma, gizli inmelerin yaşlı bireylerde bilişsel gerilemeye katkıda bulunduğunu ortaya koydu. Bu çalışmada, MRI kullanılarak yapılan beyin görüntülemeleri sonucunda, klinik olarak inme tanısı almamış ancak beyinlerinde inme izleri bulunan bireylerin bilişsel performanslarında düşüş olduğu gözlemlendi.

Bir diğer önemli çalışma, Lancet Neurology dergisinde 2017 yılında yayımlandı. Bu çalışmada, gizli inmenin inme sonrası gelişen demansla bağlantılı olabileceği gösterildi.

Araştırmacılar, inme geçiren bireylerin beyinlerinde gizli inme izlerinin bulunmasının, özellikle hafıza ve yürütücü işlevler gibi bilişsel yeteneklerde belirgin düşüşlere yol açabileceğini öne sürdü.

Unutkanlık yaşayan bireylerde gizli inme riski göz ardı edilmemeli. Bu nedenle, unutkanlık şikayeti olan kişilerin nörolojik değerlendirmeden geçmesi, olası bir inme durumunun erken tespiti açısından kritik önem taşır.

Ayrıca, sağlıklı yaşam alışkanlıklarının benimsenmesi, inme riskini azaltmak ve bilişsel sağlığı korumak için önemli bir adım.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir